🎫 Türkiyede Medrese Eğitimi Veren Yerler

pJa7YPf. Ulum-ı Aliye Yüksek İslami BilimlerFıkıh Kur’an Tefsir Hadis KelamUlum-ı Akliye Müspet Bilimler Felsefe Matematik Astronomi Hendese Hesap TarihUlum-ı Aliyye Alet Bilimleri Mantık Maani Belagat İnşa Kütüphane Haftası dolayısıyla çalışmalarımızı yürütmek için kullandığımız değerli kütüphanelerimize blog sayfamızda yer vermek istedik. Bu listelemeyi yaparken daha çok el yazmalarının bulunduğu kütüphanelere öncelik verdik. Bunun sebebi gelişen teknoloji nedeniyle, her bilgiye saniyeler içerisinde ulaşabilir oluşumuz. Ve bu durumun ansiklopedi ve nadir eserleri geri plana atmamıza sebep olması. İlber Ortaylı’nın ’beşeriyetin hafızası’’ diye adlandırdığı ve yüzyıllar boyu muhafaza edilen bu kıymetli eserleri ve kitaplıkları yazımızda anmak istedik. Hatırlatmak istediğimiz bir diğer konu ise linke tıklayarak ulaşabileceğiniz Libro Projesi. Kitapların muasır medeniyet seviyesine çıkmakta bir köprü olduğunu biliyor ve alanında uzmanlaşmış kişilerin önerdikleri kitapları, okuyucularımızla buluşturmayı kendimize bir görev atfediyoruz. Somut olarak dokunup sayfalarını çeviremediğimiz ama okuyabildiğimiz e-kitap teknolojisinden ilham aldık ve kütüphane kelimesinin anlamını da biz genişlettik. Tavsiye kitaplarla bir nevi e-kütüphane kurduk ve siz değerli okuyucularımıza bu hizmeti sunduk. Okuduklarınızdan ilham almanız dileğiyle.. Gelelim Türkiye’nin önemli kütüphanelerine Atatürk Kitaplığı 10 Temmuz 1939’da Belediye Müzesi ve Kütüphanesi olarak açılan Atatürk Kitaplığı, çok kısa zamanda bağışlanan binlerce kitaptan ötürü medrese binasına sığmaz olunca, 3 Mart 1981 yılında Taksim Mete Caddesi’nde bulunan günümüzdeki binasına taşınmıştır. yakın kitap bankası olan kütüphaneyi öğrenim seviyesi fark etmeksizin birçok vatandaş kullanmaktadır. Bulundurduğu özel koleksiyonların dijitalize edilerek asıllarının yıpranmasının ve kaybolmasının önüne geçilmektedir. Süren çalışmalara rağmen şimdiden sayfa dijital ortama aktarılmış halde. aşkın el yazmaları, kartpostallar, atlas ve haritalar gibi biricik sanat eserleri bulunmaktadır. Birden çok okuma salonu da olan bu hazineyi keşfetmek isteyenler aşağıda adresi bulabilirsiniz. Yer Miralay Şefik Bey Sok. No 6 Taksim, Beyoğlu – İstanbul Çalışma Saatleri Her Saat Çalışma Günleri Her Gün Beyazıt Devlet Kütüphanesi İlk devlet kütüphanemizdir ve 24 Haziran 1884 tarihinden bu yana hizmet vermektedir. İlk olarak; Fatih Sultan Mehmet Han’ın oğlu Sultan II. Beyazıt tarafından, on altıncı yüzyılda yapılmış olan 17 kubbeli Beyazıt Külliyesi’nin imarethane bölümünde, 6 kubbesi kütüphane olarak kullanıma açılmıştır. Zamanla artan doküman sayısı hizmetin, 17 kubbenin tamamına yayılmasına ve ardından kütüphaneye ek binaların dahil edilmesine neden olmuştur. Ülkemiz kütüphanelerinden birçok yönde ilk olma özelliğinden ötürü ayrılmaktadır İlk cilt atölyesi ve matbaa Beyazıt Kütüphanesi’nde kurulmuştur. Bunun yanı sıra 24 Nisan 1952 yılında kütüphanenin bir bölümünde Türkiye’nin ilk tam donanımlı Beyazıt Çocuk Kütüphanesi’’ isminde çocuk kitaplığı kurulmuştur. Yer sorunu nedeniyle 1961 yılında kapatılmıştır. Kütüphane dokümanın üzerinde olduğu ve okuyucuların ulaşabilir kitap sayısının ise adet olduğu kütüphanenin resmi sayfasında belirtilmektedir. adet afiş gibi kitap dışı materyal de kütüphane hazinesini çeşitlendirmekte. 724 hizmet veren kütüphanede kaynak tarama yapmak istiyorsanız işte resmi sayfasına tıklayabilirsiniz. Yer Beyazıt Mh., Çadırcılar Cd. No4, 34126 Fatih/İstanbul Çalışma Saatler 7/24 Çalışma Günleri7/24 Milli Kütüphane Milli Kütüphane’nin açılması çalışmaları 1946 yılı gibi yakın bir tarihe dayanmaktadır. Türkiye vatandaşlarının aydınlanmasına gönül veren kişi ve kuruluşların desteğiyle kısa zamanda binası, barındırdığı kitaplara yeterli gelmeyince ek binalar yapılmış. Bir süre sonra buna rağmen alan yeterli gelmeyince günümüzdeki binasına, Bahçelievler Mahallesi’ne taşınmıştır. Hafta içi hizmet vermekte olan kütüphane hafta sonu kullanıma açık. Tavsiyemiz kütüphaneye gitmeden önce resmi internet sitesinden doluluk oranına bakmanız. Milli Görme engelli vatandaşlarımız için sesli kitap hizmeti de sunan kütüphaneden çalışmalarınız için materyal talebi formu doldurabilir ve bu imkandan yararlanabilirsiniz. Kitap ve dokümanca zengin olan Milli Kütüphane’de cumhuriyetle ilgili özel koleksiyonlar da bulunmaktadır. Online olarak kitap ayırtma talebinde de bulunabilir ve çalışmalarınız esnasında kaynak temini telaşına düşmekten kurtulabilirsiniz. Üye kayıt bölümü hafta içi ve saatleri arasında hizmet vermektedir. Yer Bahçelievler Son Durak 06490 Çankaya/Ankara Çalışma Saatler Hafta içi hafta sonu Çalışma Günleri Her Gün İzmir Milli Kütüphane Pazar günleri kapalı olan ve diğer günler arası hizmet veren İzmir Milli Kütüphanesi, 1912 yılından beri aynı isimle okuyucularına hizmet vermektedir. Resmi internet sitesinde 2009 verileri paylaşılmış olan kütüphanenin o yılda adet kitabı bulunmakta imiş. Aradan geçen on yıl sürede bu sayının ne kadar arttığını kestirmek mümkün değil. Yüzyılı aşkın süredir var olan kütüphanenin tarih kokan binasını ziyaret etmek isteyen okuyucularımız için adresini paylaşmakta fayda gördük Yer Milli Kütüphane Caddesi No39 Konak / İzmir Çalışma Saatler Çalışma Günleri PZT-CMT arası Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı’na bağlı birbirinden özel parçaların itinayla korunduğu kütüphaneden güncel ve güzel bir haber getirdik Cahit Öztelli ve Yüksek Muallim Mektep koleksiyonlarının tasnifi tamamlanmış ve araştırmacılarının hizmetine sunulmuş durumda. Ayrıca Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi’nin okuma salonu restore edilmiş ve yeni yüzüyle okuyucularını beklemekte. Ülkenin dört bir yanına dağılmış olan eşsiz eserleri derleyip korumak maksadıyla kurulan kütüphanede 152 ayrı koleksiyon bulunmaktadır. İçerisinde Ayasofya ve Laleli gibi padişah kütüphanelerindeki mevcut eserlerin de bulunduğu kütüphane, okuyucularına e-kitap hizmeti de sunmaktadır. Dünya üzerinde tek nüshası bulunan ve çoğu, padişahlara hediye gelen el yazmaları da kütüphane tarafından muhafaza edilmektedir. Atıf Efendi, Köprülü, Nuri Osman ve Ragıp Paşa isimli dört tane yazma eser kütüphanesi de Süleymaniye Yazma Eser Kütüphanesi’ne bağlı hizmet vermektedir. Yer Süleymaniye Mahallesi, Kanuni Medresesi Sk. No24, 34116 Fatih/İstanbul Çalışma Saatler 0830-2300 Çalışma Günleri Her Gün Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı Ülkemizin en güzel ilk ve teklerinden olan kadın merkezli arşiv ve kütüphane 1990 yılından beri okuyucularına hizmet vermektedir. Sayısız koleksiyon ve dokümanın bulunduğu kütüphanede; özel arşivler, nadir eserler, sempozyum bildirileri ile zengin bir kitaplığı bulunuyor. Vakıfta Osmanlı’dan bu yana kadınların yazmış olduğu mektuplar, günlükler, gazete kupürleri ve nice eser çeşidi okuyucusunu beklemekte. Uluslararası birçok projeye ev sahipliği yapan kütüphanenin halen yürütmekte olduğu projeleri de mevcut. Yer Balat Mahallesi, Kadir Has Kavşağı No8, 34083 Fatih/İstanbul Çalışma Saatler 0900-1800 Çalışma Günleri Hafta içi Salt Galata Kütüphane binası, Osmanlı Bankası olarak inşa edilip uzun yıllar banka olarak kullanılmış. Bina girişinde okuyucularını ’Dostlardan aldığın her şey kaderin dışında kalır. Ancak vermiş oldukların her zaman için servetin olacaktır.’’ anlamını taşıyan Latince bir tabela karşılıyor. Girişler hem ücretsiz hem herhangi bir kayıt gerektirmiyor. Fotoğraf çekmek için bile girip çıkılabilir tarihi bir mekan. Salonun ortasında banka kasası şeklinde yapı bulunuyor. Kasanın içerisinde ise tarihi belgeler sergileniyor. Salt Galata aslında Salt Araştırma’nın bir alt kolu. Salt Araştırma, sitesinden aşkın eserin dijital haline ücretsiz ulaşabileceğiniz bir hizmet sunmakta. Yakın geçmişte yeniden restore edilmiş ve son zamanlarda çok gözde olan bu mekanın üçüncü katı arşiv şeklinde düzenlenmiş durumda. Mekanın tercih edilme sebeplerinden birisinin de dekorun dilediğinizce değiştirilebilirliğinden olduğunu düşünüyoruz. Masanızı, koltuğunuzu dilediğiniz yöne çekebiliyorsunuz. Vizelere çalışmak için uygun bir yer diyenler için adresi Yer Arap Cami Mahallesi, Bankalar Cd. No11, 34420 Beyoğlu/İstanbul Çalışma Saatler Hafta , Hafta sonu Çalışma Günleri Pazartesi günü kapalı İnebey Yazma Eser Kütüphanesi Bursa’da bulunan kütüphanenin binası İnebey Medresesi’ni Yıldırım Beyazıt zamanında Subaşı İnebey yaptırılmıştır. 12 sütunla çevrelenen avlunun ve diğer bölümlerin mimari özellikleri 14. Yüzyıla ait. Medrese içinde yer alan kütüphane, bu özelliği ile Osmanlı’da bir ilktir. 1969 yılında Orhan Bey Camii’nde bulunan kitapların da binaya taşınmasıyla kütüphanenin ismi İnebey Yazma Eser Kütüphanesi olarak düzenlenmiştir. Ziyaret etmek isteyenler için adresi Yer İnebey Cad. İnebey Sok. No 5 Osmangazi Bursa Çalışma Saatler 0900-1700 Çalışma Günleri Pazar kapalı Konya Yazma Eserler Bölge Müdürlüğü Kütüphane, 20 Temmuz 1984 tarihinde hizmete adet özel koleksiyonu olan kütüphaneye bağlı 4 ayrı kütüphane daha bulunmaktadır 1. Konya Yusuf Ağa Yazma Eser Kütüphanesi Müdürlüğü 2. Diyarbakır Ziya Gökalp Yazma Eser Kütüphanesi Müdürlüğü 3. Kayseri Raşit Efendi Yazma Eser Kütüphanesi Müdürlüğü 4. Manisa Yazma Eser Kütüphanesi Müdürlüğü Bulundurduğu eserlerin okuyucular tarafından talep edilebilmesi imkanı tanımıştır. Okuyucuların kütüphanenin Sayısal Talep Formu’nu doldurup ücretini yatırmaları karşılığında diledikleri eserin kısmen veya tamamen fotokopisini alabilecektir. Temizlik İşçilerinin Kurduğu Kütüphane İnsanın umutlarını yeşerten bir diğer kütüphanemiz ise kuruluş ve kurucuları bakımından diğerlerinden epey farklı. İHA’nın haberine göre Çankaya Belediyesi Temizlik İşleri Şantiyesi, hepimizin yüzünü güldüren bir çalışmaya imza attılar. Çöpe bırakılan kitapların ayıklanmasıyla ve sonrasında oluşan bağışlarla meydana getirilen bir kütüphane. Sayıca aşan kitabı ve 17 farklı kategorisi ile hizmet vermeye geçtiğimiz günlerde başlayan kütüphane bağış almaya devam etmekte. Elinizden çıkaracak olduğunuz kitapları dilerseniz bu kütüphaneye bağışlayabilirsiniz. Bonus Efes Antik Kütüphane Antik Dönemden kalma bir şaheser Celsus Kütüphanesi. Bizler Efes Antik Kenti diye diye kütüphaneye de bu ismi versek de onun ismi Celsus ve anlamı da ’yüce’’ demek. Milattan sonra ikinci yüzyılda Tiberius Julius Celsus Polemaeanus onuruna oğlu Gaius Julius Aquila tarafından yaptırılmıştır. Tiyatro binasının hemen yanındadır. Kitaplığın içerisinde Celsus’un yattığı düşünülen lahit de bulunmaktadır. Fazilet, bilgi, akıl ve anlayışın temsili olan dört kadın heykeli de binanın önünde bulunuyor. Milattan sonra üçüncü yüzyıldan sonra zamanla savaş, deprem gibi felaketlere şahit olmuş olan talihsiz yapı günümüze yapıca eksilerek fakat anlamca zenginleşerek ulaşmıştır. 1970’li yıllarda yeniden restore edilmiş ve tarih severlerin hizmetine sunulmuştur. Selçuk ilçesinin, Acarlar Mahallesi’nde İzmir’in ve dünyanın değerli binası Celsus Kütüphanesi okuyucularımızca onurlandırılmayı bekliyor. Burs mu arıyorsun? O zaman tıkla! Medreseler, İslam etkisindeki Türk dünyasının önemli eğitim kurumlarındandır. İslam Dünyasında yükseköğretim kurumu olarak XI. yüzyıl ortalarında...A+A-Medreseler, İslam etkisindeki Türk dünyasının önemli eğitim kurumlarındandır. İslam Dünyasında yükseköğretim kurumu olarak XI. yüzyıl ortalarında resmi bir kimlikle ortaya çıkan Medrese sistemi değerli bilim adamımız Aydın Sayılı’ya göre Selçuklu Türklerin eseridir. Selçuklu döneminde inkişaf eden bu eğitim kurumu, Selçuklu çağdaşı diğer Türk devletlerinden Karahanlılar ve Gaznelilerde de etkili olduğu görülmektedir. Böylece İslam Dünyasının da yükseköğretim kurumu olan Medreseleri Türklerin İslam dünyası kültür ve uygarlığına bir hediyesi olarak kabul edebiliriz. Medreseyi oluşturan ana unsurlar vakıf, öğrenci ve hocalardır. Her medresenin bir vakfı ve vakıf gelirlerinin ne amaçla kullanılacağını belirten bir vakfiyesi bulunurdu. Vakfiye, vakıf gelirlerinin doğru kullanılmasını denetleyen bir metindi. Medrese hocaları olan Müderrisler de maaşlarını vakıftan alırlardı. Öğrenim ücretsizdi. Medrese öğrencileri ayrıca harçlıkta alırlardı. Buğra Han Tamgaç Medresesi, bir çeşit öğrenci kredisi olan bu uygulamanın ilk ve özgün bir örneğidir. Selçuklu Veziri Nizamül-Mülk’ün kurduğu ve kendi adıyla anılan “Nizamiye Medreseleri” bu medreselerin önde gelenlerindendir. Vezir Nizamül-Mülk Selçuklu Sultanı Melikşah’a Nizamiye Medreselerini şöyle tasvir ediyordu “Senin ordun gece uyurken benim kurduğum ilim ve irfan ordusu Allah’ın huzurunda geceleri kahramanca dizilirler. Saflar halinde, bağlı bulundukları Sultanı Kâinata gözyaşları göndererek niyaza başlarlar. Sen ve askerlerin onların dualarının himayesinde yaşıyorsunuz, onların ilim, irfan ve duaları ile kuvvetleniyorsunuz. Onların dua ve niyaz ile attıkları oklar yedi kat gök"lere ulaşır.” En önemli Medreseler Bağdat, Semerkant ve Buhara Medreseleri ile XV-XVI’ncı yüzyıllarda Fatih Sultan Mehmet ve Kanuni Sultan Süleyman tarafından kurulmuş medreseler idi. Bu Medreselerin ortak öğrenim dili Arapçaydı, ikincil olarak Farsça tercih edildi. Türkçe ile yalnızca sıbyan mekteplerinde ilmihal bilgileri öğretiliyordu. Bilim tarihçisi Aydın Sayılı, Medreselerin genel tasviri şöyle yapmıştır “İslam dünyasında hukuk ve ilahiyat tahsili veren yüksek öğretim kurumları idi. XI. yüzyılda yaygınlaşıp, olgunluğunun doruğuna ulaşmıştır. Orta Çağ’da Avrupa’daki Üniversitelerin dengidir. Bu kurumlar yüksek eğitim vermek ve büyük ölçüde öğretmen yetiştirmek için kurulmuş kurumlardır. Her Medresenin ihtiyaçlarını karşılamak için bir vakfı vardı. Bu vakıflar asla satılamazdı. Vakfın nasıl ve ne şekilde yönetileceğinin kuralları vardı. Medrese eğitimi ücretsiz idi. Öğrenciler Medrese’de kalırlar ve yemek ve barınma içinde ücret ödemezlerdi. Ayrıca her öğrenciye bir harçlıkta verilirdi. Müderrisler, diğer Medrese görevlileri de maaşlarını bağlı vakfın gelirinden alırlardı.” Medreseler, genellikle bir cami çevresinde hizmet veriyorlardı. Fatih Sultan Mehmet Medreselerin gelirini karşılamak için özel hastaneler ve hamamlar kurdurdu. Medreselerde hem İslami dersler hem de beşeri bilimler öğretiliyordu. Öğrencilerin bu ilimleri iyi anlayabilmeleri için kurulan kütüphanelerden yararlanmaları da sağlanıyordu. Medreselerde müderris ve muid adları dışında öğrenciler için kullanılan danişment ve softa kelimeleri de kullanılıyordu. Danişment, ilerlemiş ve belli bir konuda kendini geliştirmiş öğrenciye denmekteydi. Medreselerde eğitimini tamamlayan öğrencilere verilen belgeye “icazet” deniyordu. Medreselerde birçok ünlü, bilge ve düşünce adamları yetişmiştir. Karahanlılar döneminde Yusuf Has Hacip, Ahmet Yesevi; Timurlular döneminde Uluğ Bey, Ali Şir Nevai, Mevlana Abdurrahman Cami, Şeyhülislam Seyfettin Ahmet, Mevlana Şeyh Hüseyin, Mir Abdullah Meşhedi, Mir Muhammed Yusuf; Babürlü Devletinde Sultan Babür, Kadı Celaleddin, Molla Cami; Karahanlı Kaşgarlı Mahmut, Abdülhamit ibn-i Türk, Harezmî, Nasireddin Tusi, Farabi ve İbn-i Sina bunlardan bazılarıdır. KAYNAKÇA Prof. Dr. İsmail Doğan, Türk Eğitim Tarihinin Ana Evreleri. Bu haber toplam 7727 defa okunmuşturÖnceki ve Sonraki Haberler Huzur ve sükunetin hakim olduğu camiler sadece ibadet edilen mekanlar değil aynı zamanda toplumların birlik ve beraberliğinin bir simgesidir. Rabbimiz camilerin dokunulmazlığını ve bu konunun önemini Kur'an'ın birçok ayetinde bildirmiştir. Unutmayalım ki, cami olan bir bölge, o bölgede Müslüman bir topluluğun olduğunu işaret eder. Her köşesi buram buram tarih kokan Anadolu'dan, İstanbul'a, Bursa'dan Diyarbakır'a, Adana'dan Erzurum'a farklı mimarideki camileri derledik. Giriş Tarihi 2014 Güncelleme Tarihi 2135 Süleymaniye Camii Fatih ilçesinde, adını verdiği semtteki tepenin üzerindedir. Tarihi yarımadanın Haliç, Marmara, Topkapı Sarayı ve Boğaziçi'ni gören ortadaki en yüksek tepesinde olan eser, geniş bir avlu içerisindeki caminin çevresinde yer alan yedi medrese ile darüşşifa, darülhadis, çeşme, darülkurra, darüzziyafe, imaret, kütüphane ve dükkanların bulunduğu bir külliye olarak inşa edildi. 2 29 MİMAR SİNAN'IN KALFALIK ESERİ Kanuni Sultan Süleyman adına 1551-1558 yılları arasında İstanbul'da Mimar Sinan'ın "kalfalık eseri" olarak tanımladığı cami, medrese, kütüphane, hastane, hamam, imaret, hazine ve dükkanlardan oluşan Süleymaniye Külliyesi'nin bir parçası olarak inşa edildi. Klasik Osmanlı mimarisinin en görkemli yapılarından olan caminin, bugüne kadar gerçekleşen yüzü aşkın depreme rağmen duvarlarında en ufak bir çatlak oluşmamasıyla dikkatleri çekiyor. 3 29 Külliyenin ilk temel taşı, devrin büyük alimi Şeyhülislam Ebussuud Efendi tarafından konulmuştur. Yapı topluluğu yedi yıllık bir sürede tamamlanmış, 7 Haziran 1557'de törenle açılmıştır. Külliyenin inşası için yaklaşı 59 milyon akçe sarf edilmiştir. Nasıl gidilir? Eminönü'nden kalkan 32 numaralı otobüs sizi Şehzadebaşı Camii'ne götürecektir. Unkapanı-Aksaray hattından geçen araçlara binerseniz cami karşınıza çıkacaktır. Ramazanoğulları Camii olarak da bilinen ve 16. yüzyılda yapılan Adana Ulu Camii bugün de ibadete açık. 1988 yılında Sabancı Merkez Camii yapılana kadar Adana'nın en büyük camisi olma özelliğini koruyan yapı 1509 yılında Ramazanoğlu Halil Bey tarafından inşa edilmeye başlanmış ancak 1541 yılında oğlu Piri Mehmet Paşa tarafından yapımı tamamlanabilmiştir. Selçuklu ve Memluk üsluplarını taşıyan, 1998 Adana Ceyhan depreminde hasar gören Adana Ulu Camii, yapılan tadilatın ardından ibadete açılabildi. 5 29 Taş, tuğla ve yer yer her ikisinin birlikte kullanıldığı cami, türbe ve caminin batısındaki dikdörtgen planlı eski bölüm olmak üzere üç kısımdan meydana gelmektedir. Asıl caminin sade başlıklı bir sıra sütunla kıbleye paralel iki nefe bölünmüş harimine kuzeydeki avludan açılan sivri kemerli üç kapıyla girilmektedir. Siyah-beyaz taşlarla alternatif örülen kemerler birer sıra mukarnas, geometrik süsleme firiziyle süslenmiştir. Mihrap önü yüksek bir kasnak üzerine oturan kurşun kaplı soğanvari bir kubbeyle diğer yerler çapraz tonozlarla örtülmüştür. Nasıl gidilir? Saat Kulesi'nin hemen ilerisinde bulunan Ulu Camii'ye ulaşmak için çarşıdan camiye giden özel halk otobüslerine binerek Saat Kulesi'nde inip kısa bir mesafeyi yürüyerek ulaşabilirsiniz.

türkiyede medrese eğitimi veren yerler